Dahi anlamındaki deli, Dali yazılır.

Aslında genç gözüküyor. Ama saçında beyazlar var. 2 örgü yaptığı, beyazla karışık kahverengi saçlarına çıtladığı çekirdeklerden birinin kabuğu takılmış. Boynundaki işlenmiş fuların işlenmemişini işportacılarda görmek mümkün. Muhtemelen de alıp kendi işlemiş zaten, makine muntazamlığı yok keza. Aslına bakarsan aşırı antipatik, ama bir o kadar da dikkat çekici.

Genç görünüyor aslında, ama gözleri çökmüş. Pembe, bebe yaka kabanının içinde çekirdeğini çıtlıyor.Yanında bir çocuk, o da çıtlatmakta. Belki gerizekalıdırlar, belki tıp öğrencisi. Öyle bir çizgideler ki ne olduklarını anlamak mümkün değil. Kızarmış burunları hokka gibi, tipleri de benziyor. Kardeş olabilirler.

Göz göze geldik. Fazlaca bakıp insanları epey rahatsız ediyorum bugünlerde. Ama bunlara olan bakışım bir başka. Deli - dahi çizgisinin hangi tarafında oldukları belli değil ki hemen bir hikaye döşeyeyim.

Genç görünseler de aslında, gülüşleri yaşlı. Gözlerinde fer de göremedim pek. Çekirdek çitliyorlar öyle. Arada bir iki kelime laf ediyorlar, ama duyulacak bir mesafe değil aramızdaki. Kızın fularından bende de var, ama işlemesizi. Çocuk konuştuğunda kız dikkatle ona bakarken, aynı dikkati onda bulamıyor. Sevgili olabilirler, ama kızda ezilen deli aşık olacak göz yok. Kendine güven var. Güvenle çekirdek çitliyor.

Şu ana kadar bu vapurda belki binlerce insan gördüm, bir kalıba sokamadığım tek ikili onlar. Oradalar hemen, 2 sıra önümde. Saf da olabilirler, manyak da, sıradan da, fazlaca ilgi çekici de. Anlayamadım. Kendimden mi utansam, onları mı alkışlasam, öngörüme mi bir ayar versem, önyargılarıma mı bir son versem...

Ben en iyisi kalkıp eve gideyim.

0 yorum: